Öyle çok pazarlık ettim ki seninle, ey Rab'bim
Sen çağırınca, kendime ayırdığım vakitlerden çalındı sandım
Ezan okununca mesela
Sevdiklerimle geçirdiğim zamanların azalmasından kaygılandım
Vakit girince, içim cız etti hep
Odamdan uzaklaştım, bıraktım işimi, keyfimi bozdum
Öylece namaza durdum
Ayak diredim, "Az sonra kılsamda olur" dedim
Az sonralarım, çok sonralara döndü
Geç kaldım
Sonunda ayaklarımı sürüye sürüye vardım huzuruna
Pazarlığımı vaktin daralmışlığını bahane ederek
Yeniden ileri sürdüm
Kaçıyordu ya namaz, o yüzden çabucak kıldım
Hemen selam verdim, hemen kalktım, rahatladım
Oysa, rahatlığı sana borçluyum
Bunu biliyorum ama unutuyorum
Ağrımayan her bir dişim kadar huzur borçluyum sana
Tenimin acımayan her bir noktası kadar
Rahatlık borçluyum sana, kazara dişlerim ağrıyacak olsa
Her biri için harcıyacağım zaman senin
Tenim her noktasından yırtılacakmış gibi acıyacak olsa
Kendi kendime dar geleceğim huzursuz günler senin
Gafletin koynunda, özlemin yolunda
Gafletin koynunda, özlemin yolunda
Vuslatın sonunda pişmanım Allah'ım
Bir garip, kapında bekler, Allah'ım
Vuslatın sonunda pişmanım Allah'ım
Bir garip, kapında bekler, Allah'ım
Neyi kimden kaçırıyorum ki ben, ey Rab'bim?
Aldanıyorum, kendimi aldatıyorum
Bu kadarla kalsa iyi, gün oldu usandım
Sabırımı tükettim, tükendim
Kendime yontmaya heveslendim
Benden istediğin zamanı çok gördüm
Benden istediğini benim için istediğini bile bile
Huzurunda huzursuz durdum
Günümü delik deşik etmeni
İşimin arasına kesintiler sokmanı
Hayatımın ortasına duraklar koymanı
Uykumu bölmeni lüzumsuz gördüm
Beni bana bıraklarla durdum huzuruna
İçim başka bi' yerlerin türküsünü söylerken
Ben seccademde belki sadece bedenimle mıhlı kaldım
Oysa sen, dilersen dar edebilirsin zamanı bana
Korkulu bir savaşın orta yerinde
Ateş ve kan kusan bombaların altında
Günümü de, işimi de, uykumu da hatta rüyalarımı da
Delik deşik etmelerini takdir edebilirdin
Düşmeyen bombalar kadar
Tenime uğramayan sancılar kadar
Yöreme uğramayan kaygılar kadar
Farkına varamadığım sessizlikler kadar
Genişlik borçluyum sana
Ben neyi kimden saklıyorum ki?
Öylesine bi' pazarlık benimkisi
Tuhaf, anlamsız, ama pazarlık işte
Kendimi bir yere koyuyorum, seni bir başka yere
Kefenin birinde benim istediğim
Öbüründe senin dilediğin
Sanki benim istediğim senin dilediğinin dışındaymış gibi
Senin dilediğin benim isteklerimin aleyhineymiş gibi
Bi' tür pazarlık yani, öyle içten pazarlık ki bu
Kendime bile söyleyemiyorum
İtiraf ediyorum, gözlerimle birlikte
Gönlümü de secdene kilitlemeye çok gördüm kendime
Kendimi sıfırlamayı secdede
Benliğimi hiçe indirmeyi beceremedim
Ensemde kaderin sıcacık nefesini hissedicek
O teslimiyetin vadisine bir türlü inemedim
Acelem vardı, anlımı koyduğum gibi kaldırdım seccadeden
Bütün benliğimle aşağı inemedim
İşim vardı, secdemi kısalttım
İşime zaman kazandım
Secdeye kalbimi de sığdırmaya çalışmadım
Uykum vardı, secdemi sığ bırakıp uykumu derinleştirdim
Ey Rab'bim, itirafımdır, şuracıkta söylüyorum
Bencilliğimi de sırtıma alıp rükularda eritemedim
Bedenim eğilirken huzurunda
Emrolunduğum gibi dosdoğru olmanın ağırlığını sırtıma almayı
Hep erteledim
Sırası değildi, hele dur, sonra da olurdu
Oysa, sen dileseydin
Sevdiğimin cılız nabızlarının eşliğinde
Loş ve neşesiz bir yoğun bakım odasında
Uykusuz, kaygılarla dolu, umutsuz
Çaresizlik içinde, ürpertiyle, korkuyla
Secdeden sakladığım gözümü, gönlümü
Bir mönitörün ekranına kilitleyebilirdin
Dileseydin, yeryüzünün sükunetini bir anda kesip
Küçücük bir duvar kıpırtısının gölgesinde
Mini mini bi' sarsıntının beklentisi içinde
Secdene çok gördüğüm saçlarıma aklar düşürebilirdin
İçten pazarlık mı denir buna? Bilmem
Ben biliyorum, sen beni, benim bildiğimden daha iyi biliyorsun
Bir sen duydun beni ey Rab'bim, sırrımı bir sen bildin
Kendimi gereksiz görürken seccadenin üzerinde
Dudağım anlamına yetişemediğim kelimeler için oynarken
Sen beni söylediğimden fazlasıyla duydun
Söyleyemediğimi de, dile getiremediğimi de bildin
Ruhumu alıp uzaklara gittiğim halde
Bir bedenimi bıraktığım halde huzurunda
Kovmadın beni kapından
Yanında tuttun, yakınlığında tuttun, itirafımdır
Öyle anlatıldığı gibi özlemeyi beceremedim henüz namazı
Aradan çıkarmaya çalıştığım oldu
Geçiştirdim, bir sorundu, çözdüm, hallettim
Selam verip sonra yaşamaya başladım
Yaşamayı namazın içinde aramalıydım, ama olmadı işte
Kafa tuttum açıkça, ayak diredim, pazarlık ettim
Ama sen utandırmadın, yine, yine, yine huzuruna aldın beni
Her secdede, rahmetinle okşadın anlımı
Her rükuda aferinler fısıldadın gönlüme
Her vakit, yeni bir sayfanın aklığına çağırdın ruhumu
Yüzüme vurmadın, azarlamadın beni, aşağılamadın
Hepten umut kesmedin benden, yok saymadın, utandırmadın
Ey Rab'bim, benim içimin içini bilen Rab'bim
Pazarlık ettiğimi seninle, bir sen bildin
Kimselere söylemedim, bir sana açabilirim içimi
Bir sen ayıplamadın beni çünkü, ben böyleyim işte
Yine bana aitlerin hesabındayım
Oysa, her şey sana ait, ben bile bana ait değilken
Ben senden neyi sakınıyorum, ey Rab'bim?
Niyedir bu pazarlık? Nedendir? İşte böyle
İtirafımdır, kimseye söyleyemediğim
Kimselere diyemediğim, yalnız sana söylediğim
Öyle ya, başka kime söyliyim?
Başka kimin anlayışından medet umayım?
Ben böyleyim Rab'bim, dil sizin, çare sizin
Gafletin koynunda, özlemin yolunda
Gafletin koynunda, özlemin yolunda
Vuslatın sonunda pişmanım Allah'ım
Bir garip, kapında bekler, Allah'ım
Vuslatın sonunda pişmanım Allah'ım
Bir garip, kapında bekler, Allah'ım
Поcмотреть все песни артиста