Bu kalabalık ne anlatıyor? Ve o kelimelerin labirenti arasında kayboluyor Sekizinci notadan sesin vurursa kulağıma bu sabah Yedi notanın tüm renkleri kahroluyor Adımı düzgün harflerle yazdığımda buraya O kadar yabancı ki bana sanki bedenimden başka dünya Bu maske benimse o surat kimin? Şimdi siz kimsiniz? Söyleyin ve söyleyin ben kimim şimdi Beni bu hücreye hapsetmen o kadar güzel oldu ki şimdi Her yerde suratı var hem elimdeyken maskesi Bundan uzun yıllar önce söylemişti gerçeği Sadece biraz sessizlik ve yalnız olmak yeterli Görmek için ve bilmek için Bu nefese yerçekimini şırınga eden o piçi! Bastığın yerin mahsulü ansız ego tatminiyken zincirlerimi kırın Mahpusluk bu kadar yeterli Durmadan koş akşam yasak kent ve dağlara Kucak aç bi' rüzgarca dağınık elvedalara Zamanı geldiğinde yükselir semalara Yok oluş baygını şehrim tapar binalara Gel bugün gerdim ipleri kaçıncı kattayım Kaçıncı kattayım ben Hayattayım hala ne ala! Her şeyin buna değer olduğu yalanı mübalağa Çekince gözlerinden en ödüllü filmimi O zaman anlamıştım denizlerin rengini Kestim kendi yollarımı ve tükendi serüvenim Bi' gün bi' adım atarım gelirse güvenim Akşam her surat karanlık gündüzün bi' farkı yok Sahtekâr bi' gülümseme ben yalanım diye bağ'rıyor Kızılca kıyametler kopan yeryüzü ağlıyor Milyarlar hiç görülmemiş bi' güneşi çağ'rıyor Bu masaldaki bi' yasak kent merak ettiğin Okurken içinde olduğunu bilmediğin bi' paradoks Vapurlar filan yok orda varsa da içi boş Bi baktım ordayım soludum şimdi içim hoş Durmadan koş akşam yasak kent ve dağlara Kucak aç bi' rüzgarca dağınık elvedalara Zamanı geldiğinde yükselir semalara Yok oluş baygını şehrim tapar binalara