Onlar ki toprakta karınca suda balık Havada kuş kadar çokturlar Korkak, cesur, cahil, hakim ve çocukturlar Kahreden ve yaratan ki onlardır Destanımızda yalnız onların maceraları vardır Destanımızda yalnız onların maceraları vardır Ve onlar ki uyup hainin yuvasına Sancaklarını elden yere düşürürler Ve düşmanı meydanda koyup kaçarlar evlerine Ve bir nice mürtede hançer üşürürler Ve yeşil bir ağaç gibi gülen Ve merasimsiz ağlayan Ve ana avrat küfreden ki onlardır Destanımızda yalnız onların maceraları vardır Destanımızda yalnız onların maceraları vardır ♪ Demir, kömür ve şeker Ve kırmızı bakır ve mensucat Ve sevda ve zulüm ve hayat Ve bilcümle sanayi kollarının Ve gökyüzü ve sahra ve mavi okyanus Ve kederli nehir yollarının Sürülmüş tarlaların ve şehirlerin bahtı Bir şafak vakti değişmiş olur Bir şafak vakti karanlığın kenarından Onlar ağır ellerini toprağa basıp Doğruldukları zaman En bilgin aynalara en renkli şekilleri aksettiren onlardır Asırda onlar yendi, onlar yenildi Çok sözler edildi onlara dair ve onlar için Zincirlerinden başka kaybedecek şeyleri yoktur denildi