La-la-la-la-la, la-la-la-la La-la-la-la-la, la-la-la-la La-la-la-la-la, la-la-la-la-la-la-la-la La-la-la-la-la, la-la-la-la La-la-la-la-la, la-la-la-la La-la-la-la-la, la-la-la-la-la-la-la-la Söz ağızdan çıktı bir kere Anladım gönülde vardı Şimdi bana yalnız, gitmesi kaldı Ne yazık ki hakim bey Bir ifadem, bir müdafam yok Sadece dört satırlık Son sözüm kaldı Bilir mi? Yerime gelen kıymetini bilir mi? Bu insan cennete mevlaya küsen değil mi? Benim gibi, koklar mı derinden? Bilir mi? Sormaya değer mi? Şimdi sen, bir yabancı gibi Ben seni, ellerimle sularken La-la-la-la-la, la-la-la-la La-la-la-la-la, la-la-la-la La-la-la-la-la, la-la-la-la-la-la-la-la Söz ağızdan çıktı bir kere Anladım gönülde vardı Şimdi bana yalnız, gitmesi kaldı Ne yazık ki hakim bey Bir ifadem, bir müdafam yok Sadece dört satırlık Son sözüm kaldı Bilir mi? Yerime gelen kıymetini bilir mi? Bu insan cennete mevlaya küsen değil mi? Benim gibi, koklar mı derinden? Bilir mi? Sormaya değer mi? Şimdi sen, bir yabancı gibi Ben seni, ellerimle sularken La-la-la-la-la, la-la-la-la La-la-la-la-la, la-la-la-la La-la-la-la-la, la-la-la-la-la-la-la-la Bilir mi? Yerime gelen kıymetini bilir mi? Bu insan cennete mevlaya küsen değil mi? Benim gibi, koklar mı derinden? Bilir mi? Sormaya değer mi? Şimdi sen, bir yabancı gibi Ben seni, ellerimle sularken Bir ömür boyunca, doyar mı?