E biliyorsun ki zaman bazen çetrefilli Dünyanın içinde kalmamış anlatacak nefesi Zoraki bu muhabbetin konuklarıyız gülüm Neşe diyince gülün lakin ömür diyince ölüm Benim ömür anım senin kulak balın Tat verirse ne mutlu ki doruklarda hazzım Gelir kulağın dibinde şarkı söyler aklım Aklını karırştırır bu sohbet tatlım Hey gibi abstract ruhum küllenirdi yılları İçinde depreşirdi bazen artçı şokları Ayan beyan açıklardım istediğimi önceden Hedef konum buydu bak şehir eşkıyaları Hey dost kaçar gönlüm ısrarı Mücadelenin ortasında hırsım afallandı Kalk gidelim hep yolumuza dimdik Tamam, kabul çoğu zaman parmağı yedik Ruhum eski bir gemi gitsin, yol alsın düşlere içine mana yüklesin Güneşi alıp gelsin, ışığı açıp bize versin Olmaz, onsuz hiç olmaz, tonton bir dede bastonununu popoma vuru versin Aklım başımdan gidi versin, buda bir şey mi? Kertmek için hayatı kalktım yine erkenden Günlerce didiş dur okudum her telden Herkesten farklı ses ne hikmet bilir bilsem Tahammül çok zor kafam balon hakikaten Sıkıldım hepsinden cümlesi keskinden Doğrusu kendinden olan doğru benim değildir Demin değindiğim değil ki bundan başka bir şey Emin değilsen sus! Dilden çıkan mühimdir Yumruk atmak için geri fazlası korkaklık Dik dur dikleşme sonrası küstahlık İçinden geçtiğin dar boğaz mı pişmanlık Sarraf olman için oğlum adam olman ilk şartım Bilmezsen bilirler sükunet değersiz Et kemikten sandım insanoğlu şekilsin Elif gibi dümdüz ol ya gece ya gündüz Dosdoğru ol bir yol tut istikamet üzere ol Ruhum eski bir gemi gitsin, yol alsın düşlere içine mana yüklesin Güneşi alıp gelsin, ışığı açıp bize versin Olmaz, onsuz hiç olmaz, tonton bir dede bastonununu popoma vuru versin Aklım başımdan gidi versin, buda bir şey mi?