Kırık dökük boyasız Bir balıkçı teknesi İçinde bir adamla Boş bir şarap şişesi Yıllar var ki belki de Saçları okşanmamış Yıpranmış o tenine Hiç bir el dokunmamış Az sonra uyanacak Bu sessiz suskun adam İnceden bir küfürmüş Dudağında son kalan Az sonra uyanacak Bu sessiz suskun adam İnceden bir küfürmüş Dudağında son kalan Her şiir kıyısına Sevdalar demirlemiş Yosun tutmuş yüreği Fırtınası dinmemiş Tuzlu meltem kokusu Sinmiş ciğerlerine Bu yüzden bakamazlar Buğulu gözlerine Az sonra uyanacak Bu sessiz suskun adam İnceden bir küfürmüş Dudağında son kalan Az sonra uyanacak Bu sessiz suskun adam İnceden bir küfürmüş Dudağında son kalan Kimsenin vefasına Tebessüm göstermemiş Hiçbir dost meclisinde Adı bile geçmemiş Uzağa dalar durur Her Eylül ortasında Sanki birini bekler Teknenin avlusunda Az sonra uyanacak Bu sessiz suskun adam İnceden bir küfürmüş Dudağında son kalan Az sonra uyanacak Bu sessiz suskun adam İnceden bir küfürmüş Dudağında son kalan Az sonra uyanacak Bu sessiz suskun adam İnceden bir küfürmüş Dudağında son kalan Az sonra uyanacak Bu sessiz suskun adam İnceden bir küfürmüş