Sensiz gün, düpedüz dün Görmedin mi, yalnız seni sevdim güpegündüz Zulamda uykusuzluk, geceler yarim... Sanki saklandı gözlerinde elâdan bir küpe gündüz... Seninle doğdu, seninle battı Şems Dünya üzerindeki en kıymetdar hazinedir aşk Yalnızca O'nu bulanların bahtı şen Ondan uzak yaşayan beşerin havzasına günah düşer Ve üçer beşer mahvolurlar Ebedi bir edebi yolculuktayım şiirden faytonumla Güzelliğinde ay tonunda Nuruna rast gelen yıldızlar hemen utancından kaybolurlar bir bir, Yerin dibine girdi hepsi Bazen başlı başına bir tevekkül Ve bazen Cuma gecelerindeki bir dileksin Ümit ediyorum ki kabul olacak bir gün hepsi Seni görme arzum aşıyor dağı Seni görmek için eşiyorum taşı toprağı Sen, yuvamdaki aşın ortağı İçimdeki sen ölmedi, yaşıyor. Bağır! Bağır ki cümle alem bilsin İnsan yaşayabilir elbet kör,sağır,dilsiz Sende biliyorsun ey lanetli iblis İnsan yaşayabilir mi aç,susuz,hissiz? Aşk yoksa yüreğinde Yüreğin yürek değil yalnızca etten ibarettir Ve böylelerinin hayvandan farkı yoktur Ancak onlar yaşayabilir şükürsüz,ibadetsiz Çünkü düşünmek insana has eylemdir Senden sonra çok ağladım az eğlendim Öyle güzel gülerdin ki Mevsimler kıskanırdı, yüreğimdeki kara kışı yaz eylerdin Hiçbir cihetle düşünülemez Ben sensiz, toprak haşeratsız İçinin en derini üşüdüyse eğer; Yakma! Yan ki yüreğin ateş alsın Birinde çok yandım, adı da sırdı Onsuz geçen bir saniye sanki yarım asırdı Kolaysa aşkı aynı karede yanıma sığdır Aşk; derin bakmadığımdan ötürü yanıma sığdır... Paramparçayım tanırsın belki liğmelerimden Paylaşamayıp sakladıklarım var siğnelerimde Kararlıyım ölene dek te açığa vurmamaya Aşk dediğin deveyi geçirmektir iğne deliğinden... Aşk dediğin deveyi geçirmektir Aşk dediğin deveyi geçirmektir Aşk dediğin deveyi geçirmektir Aşk dediğin deveyi geçirmektir iğne deliğinden...