Vakit az biri sürsün (sürsün) Bagajda son ses Müslüm (baba) Hayeller dağlara sürgün (yedi) En güzel onlara güldük (demi) (Şşt)Özlem sana Tahliye var gözün aydın anam Bişey dicem sana az baksana Özledim arada bi yaz bana Giden gitmiş döndüremezdik Yinede düşmedim deme Beni silahla öldüremezsin İstersen bide gülmeyi dene Hayallerimi gasp ettiler Can bizi korkak zannettiler Al yalnızlığınıda gel Elbet bir gün bu hasret biter Haklısınız onuda biz yaptık Hakim dedi arabada kim vardı (Kim vardı)ben vardım Bide içimde büyüyen kin vardı Yağmur yanakları ıslatmış Ha denk gelir yoluma rastlarsın Öyle bakmasaydın hiç kızmazdım Sen gel bahar kokunu kıskansın Umuda kelepçe vurmuşlar Uzun yol koşturdum ardımdan saydırmışlar Bilemem kim onları yormuşsa hayatın sillesiyle dört duvar olduk bak Umuda kelepçe vurmuşlar Uzun yol koşturdum ardımdan saydırmışlar Bilemem kim onları yormuşsa hayatın sillesiyle dört duvar olduk bak Fırtınadan önce geldik biz Ondan değil bu sessizlik Çok sessizlik var diye Tan yelinden esmiştik Ağırlaşır körelen duygular Önümde çok yollar var Göremediğin engel değil Biz çok çıktık lan yangınlardan Sağım solum sana çıkmaz Sen başkasına doğru dert yan Gözlerimden alı koyma Bizi kurtaracak daha kim var Kendimi kaybettiğim zaman İçime dert olur gördüğüm kadar Dostuma kurşun değdiğinden beri Bahsetme zararlardan Açılan kapılardan Ring aracına giden o yollardan Dosyalar önümde kurtulamadık Yine biz bak kararlardan Güzel günler gelecektir sana Gelecek seninle geleceksen bana(gül) Gül ver güldüklerine Umutlarım zaten ölmüştür Umuda kelepçe vurmuşlar Uzun yol koşturdum ardımdan saydırmışlar Bilemem kim onları yormuşsa hayatın sillesiyle dört duvar olduk bak Umuda kelepçe vurmuşlar Uzun yol koşturdum ardımdan saydırmışlar Bilemem kim onları yormuşsa hayatın sillesiyle dört duvar olduk bak Umuda kelepçe vurmuşlar ♪ Uzun yol koşturdum ardımdan saydırmışlar Bilemem kim onları yormuşsa hayatın sillesiyle dört duvar olduk bak Umuda kelepçe vurmuşlar Uzun yol koşturdum ardımdan saydırmışlar Bilemem kim onları yormuşsa hayatın sillesiyle dört duvar olduk bak